Diş Beyazlatma

Aşırı tüketilen kahve, çay,kolalı içecekler,

Sigara, puro benzeri tütünlü maddelerin kullanılması,

Yaş ilerlemesine bağlı,

Dişlerdeki eski restorasyonlar ve kanal tedavisi yapılmış dişler,

Eskiden sık kullanılan Tetrasiklion benzeri antibiyotklerin dişlerin büyüme gelişimi sırsaında alınması,

Fazla flor alımı,

Herhangi bir darbe veya uzun yıllar diş sıkmaya bağlı olarak diş sinirlerinin canlılığını yitirmesi, en önemli nedenler olarak sayılabilir.

Dişleri beyazlatmak amacıyla, beyazlatıcı diş macunlarından, lazer teknolojisine kadar bir çok yöntem bulunmaktadır. En iyi beyazlatma, peroksit’li maddelerin uygulanmasıyla gerçekleşmekte ve uygulama, kesinlikle bir Diş hekimi tarafından veya onun kontrolü alında yapılmalıdır. Karbamid peroksit veya Hidrojen peroksit kullanarak yapılan işleme Bleaching (Diş Beyazlatma) adı verilmektedir.

İşlem klinik ortamında veya evde hastanın uygulayabileceği biçimde, iki ayrı şekilde yapılabilir:

Hastanın onayı da alınarak, ağzındaki doğal dişlerin hangi renk oldukları saptanır.

Bu saptama, tedavi bittikten sonra dişlerin ne kadar beyazladığının izlenmesi açısından önemlidir.

Beyazlatıcı ilaç diş hekimi tarafından dişlerin üzerine sürülür ve özel bir alet yardımıyla, 15 dakika ışınlanarak sertleştirilir. Bu işlem 3 kere tekrarlanır.

Muayenede gerçekleştirilen beyazlatma işleminde kullanılan beyazlatıcı ajanların peroksit oranları daha yüksek olduğundan beyazlatma daha hızlı olur ve kalıcılığı daha uzundur.

Beyazlatma, daha düşük yüzdeli karbamid peroksit içeren beyazlatma ajanları kullanılarak gerçekleştirilir

Hastanın ilk ziyaretinde, yine renk saptanıp, dişlerin ölçüsü alınır ve özel plak hazırlanır.

Hastanın ikinci ziyaretinde, hazırlanan plak ve beyazlatıcı ajan içeren tüpler hastaya verilerek dişlerine nasıl uygulayacağı anlatılır. Hasta, ilacı diş hekiminin önerileri doğrultusunda işlemi günde 2 defa 2 haftada veya sadece geceleri uyurken 1-2 hafta uygular. Haftalık kontrollerle tedavinin nasıl gittiği izlenerek gereken değişiklikler yapılır.

Hastaya hangi yöntemle beyazlatma uygulanacağına diş hekimi ve hasta birlikte karar vermelidir.

Özellikle çay, kahve, sigara ve yaşa bağlı renklenmeler de diş renklerinin açılması çok daha rahat oluyor. Yapılan araştırmalar, bu tip hastaların %96’sının yapılan işlemden tatmin olduklarını gösteriyor. Ancak; ilaçlara veya aşırı floride bağlı renklenmeler de çok iyi sonuçlar elde edilmeyebilir.

Dişlerin ana renkleri de, başarıya etki ediyor. Örneğin, dişlerin ana rengi sarıysa beyazlatma daha başarılı oluyor. Kahverengi tonlu dişler daha az beyazlıyor, gri tonlu dişler ise neredeyse hiç beyazlamıyor.

Diş beyazlatma işlemi ağızda bulunan eski dolgu ve kaplamaların renklerine hiç etki etmiyor.

Kişiden kişiye değişen faktörlere bağlı olarak, dişlerdeki beyazlık  3 ay ile 3-4 yıl arasında devam ediyor.

Sigara, çay, kahve alışkanlığı fazla kişilerde, kazanılan beyazlığın ömrü daha kısa oluyor. Renk %30-40 geri dönebiliyor. Diğer bireylerde beyazlığın ömrü daha uzun sürüyor, rengin geri dönüşümü %10-20’lerde kalıyor.

Dişlerin tekrar eski renklerine dönmeden işlemin 6 ayda veya yılda bir tekrarlanması, beyazlığın daha uzun ömürlü olmasını sağlarken ikinci beyazlatmanın süresinin kısalması ve ekonomik açıdan da avantajı oluyor.

Beyazlatma amacıyla kullanılan ilaçlar, tedavi sırasında dişlerde sıcak-soğuk hassasiyeti oluşturabilir. Bu hassasiyeti genellikle tedavi bitmeden sonraki 1-2 hafta içerisinde geçecektir.

Beyazlatıcı ilacın diş etlerine temas etmesi  sonucunda diş etlerinde renk değişikliği veya yanma gibi geçici şikayetler ortaya çıkabilir.

Evde uygulanan tedavi sırasında, hastanın beyazlatıcı jeli önerilen süreden fazla  uygulaması, diş minelerinde aşınmalara neden olabilir.

Evde yapılan beyazlatmada, beyazlatıcı jelin bulunduğu enjektör, çocukların ve evdeki hayvan dostlarınızın ulaşamayacakları bir yerde saklanmalıdır.

Tedaviden sonraki 1,5-2 haftalık sürede, beyazlatmada işlemi uygulanan dişlerde dolgu ve kaplama gibi başka tedaviler yapılmamalıdır.